Perşembe, Eylül 9

kapılarda süslenir ki

Geçtiğimiz Nisan ayında babanneme kapı süsü yapmak için filizler alınmadan fındıklığa dalıp, fındık filizleri topladık babamla ve ablamla!

Taze filiz zamanını biraz kaçırdığımız için filizlerimiz de biraz sertleşmişti, o yüzden istediğimiz şekilde yuvarlayamadık ama filizlerimizden vazgeçmedik ve asimetrik alt çerçevemizi plastik kelepçelerle sıkıca bağlayıp kurumaya bıraktık.




İşin tesadüfi ve en eğlenceli kısmı bundan sonra başladı:)

Önce ablamla tesadüfen kozalakların bir kısmını bulduk, bizden sonra annem günlük yürüyüşlerinde kozalak hazinemizi zenginleştirdi. Böcek olasılığına karşılık kozalaklarımızı yüksek sıcaklıkta 15 dakika kadar fırınladık ve onları da beklemeye bıraktık. Bu evrenin bize kapı süsünü yapmamız için ilk hediyesiydi :)

Çocukluğumdan beri at kestanelerine bayılırım. İş çıkışlarında tam da ben kapı süsü için doğal malzemeler bulmaya çalışırken her akşam birer birer önüme çıkan at kestanelerini -çocukluğumda bulamadığım mazeretimi de bulmuş olmanın hevesiyle- hemen topladım tabi! İşte bu da evrenin 2. hediyesi oldu :)

Evrenin bize 3. hediyesi-tesadüfü kumsal çıkışı evin yolu üstünde bulduğumuz yeni budanmış servi dalları ve onun değişik kozalakları oldu. Servi kozalaklarını da aynı şekilde fırınladık tabi:))


Tüm malzemeler bir araya gelince sıra onları birleştirmeye geldi. Filizlerin etrafına büyük çam kozlakalarını, çam kozalaklarından sonra arada doku, yüzey ve renk farkı yaratması için servi dallarını sıcak silikon tabancasıyla yapıştırdık. Kapıya asmamızı sağlayacak kurdeleyi de kozalakların altından geçirdik. Hem bu kurdeleyi gizlesin hem de süsü ortadan ikiye bölsün at kestanelerimizi kurdelenin üstünden 3 tane, alt ortaya da bi tane gelecek şekilde yapıştırdık. Sonra da servi kozalaklarını yapıştırıp, elimizde kalan diğer servi dallarıyla filizlerin görünen tüm yüzeylerini kapattık.

Asimetrik alt çerçevemizden vazgeçmeyişimiz bize bi fayda sağladı ve tüm malzemerimizi üzerine yapıştırdığımızda bize bu kalp şeklini sağladı. Baktık kalbe çok benzedi fazladan elimizde kalan at kestanesini de kalbi keskinleştirmek için kullandık ve üst ortaya bir tane daha ekledik :)



Dip Not: Babanem süsünü beğendi, ve daha yeni takılmış cici kapısını çivilememize izin verdi. Süsün doğal görünüşü babanemin Geleneksel Akçakoca Evi' nin görünümüne de çok uydu :))

Dip dip not: Yeni siparişlerimiz oldu, filiz zamanı gelir gelmez akrabalarımıza da yapıcaz :) Onlar da bir yandan kozalak toplayacaklar :)) Tabi bu sefer öncelikle filizleri daha yumuşak ve incelreden seçip alt çerçeveyi daha yuvarlak yapmak ilk hedefimiz. Bi de bu sefer gözümü çınar tohumlarına da diktim. Onları da yapıştırmayı planlıyorum :))

Çok dip not: Sıcak silikonun servi dallarına değidiğinde çıkardığı koku muazzam! Bayıldım!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...